Diyarbakır Surları |
Çayönü Tepesi Buluntuları |
Cami ve Kiliseler : Tarihi ve mimari özellikleri ile muhteşem olan Ulu Cami, Nebi Cami ve Safa Cami Diyarbakır'ın en ünlü camilerdir. Selçuklu Sultanı Melik Şah tarafından yaptırılan Ulu Cami, orijinal dizaynı ve hem Bizans hem de daha eski mimari malzemeleri kullanması ile ilginç olup Türkiye'nin en eski camilerindendir. Diyarbakır'ın 77 km doğusunda, Silvan'da 1185 yılında yapılmış, zarif görünümlü Ulu Cami, kemer kapıları ifade eden ince taş kabartmaları ile görülmeye değerdir. Dİyarbakır Cami ve Kiliseleri Diyarbakır'ın önemli kiliseleri arasında Mart Thoma, Meryem Ana, Kırklar Kilisesi ve Mart Pityon Kilisesi sayılabilir. Meryem Ana Kilisesi, şehirde kalan az sayıdaki Süryani cemaati tarafından halen kullanılmaktadır.
Dicle Köprüsü (On Gözlü Köprü)
Diyarbakır şehrinin güneyinde 3 km. kadar yakınında ve eski Silvan yolu üzerindedir. On Gözlü Köprü veya Silvan Köprüsü de denilir. Köprü kesik üzerinde bloklarla karaya birleşir. Üzerindeki kitabesinde Hicri 457 (M. 1065) tarihinde Mervaniler zamanında inşa olunduğu ve mimarının Ubey*doğlu Yusuf isimli biri olduğu anlaşılmaktadır.
Malabadi Köprüsü
Silvan ilçesine 22 km. mesafede, Diyarbakır-Batman İl sınırında bulunan Batman çayı üzerindedir. Dünyadaki taş köprüler içinde kemeri en geniş olanıdır. Bu açıdan önem taşır.
Yazıtında 1147 yılında Artukoğullarından Timurtaş Bin İlgazi tarafından yapıldığı bilinmektedir. Köprünün üzerinden her iki yandan, kemerin içerisindeki odalara inilmektedir. Bölge*ye gelen turistlerin uğrak yerlerinden biridir.
Haburman Köprüsü
Çermik İlçesi ve Haburman Köyü civarındadır, Sinek çayı üzerinde kurulmuş olan bu köprü, ortadaki büyük ve sivri, yandakiler daha küçük ve yuvarlak olmak üzere, 3 gözlüdür. Üzerindeki kitabesinde, 11 79 tarihinde yapıldığı anlaşılmaktadır.
Devegeçidi Köprüsü
Diyarbakır'ın kuzeyinde 20 km. mesafede Artuklu Salih Mahmut zamanında yapıldığı bilinmektedir. Köprü 7 gözlüdür. Köprüde iki kitabe ve Kur'an'den bir ayet bulunmaktadır.
Çarşılar ve Hanlar: Diyarbakır, Tarihi İpek Yolu'nun merkezlerinden olması sebebi ile önemli hanlara sahiptir. Deliller Hanı, Hasan Paşa, Çiftehan ve Yeni Han'da geçmişte olduğu gibi günümüzde de halı, kilim ve gümüş işleme satan dükkanlar bulunmaktadır. Kervansaray Mimarisi ve iç yapısı ile görülmesi gereken yerlerden biri olan Kervansaray, bugün restore edilerek otel haline getirilmiştir.
Evli Eden Burcu (Ben-u Sen Burcu) : Artuklu hü*kümdarı Melik Salih adına 1208 yılında mimar ibrahim tarafın*dan yapılmıştır. Bilhassa burcu bir kuşak gibi sarmış olan kitabesi önemli bir sanat eseridir.
Yedi Kardeş Burcu: Artuklu Hükümdarı Melik Salih adına 1208 yılında mimar ibrahim oğlu Yayha tarafından yapılmış olan bu burçta Selçukluların sembolü çift başlı Kartal, Aslan kabart*maları ve meşhur kitabeleri ustaca işlenmiş olup, mimari değeri büyük bir burçtur.
Keçi Burcu: Mardin kapısının doğusunda yontulmuş olan kaya kitlesinin üstüne inşa edilmiş olan Keçi Burcu; surlar üze*rinde bulunan burçların en büyüğü ve en eskisidir. inşa tarihi bi*linmemekle beraber 1223 yılında Mervan oğulları tarafından onarılmıştır. Bu muhteşem burç içinde 11 kemer bulunmaktadır. Eskiden mabet olarak kullanıldığı sanılan burcun son bölümün*de bir kuyu veya yeraltı geçidini andıran dehliz bulunmuşsada beton bir blokla üstü kapatılmıştır.
Ulu Camii: Çok sağlam, kara taştan yapılmış, Anadolu’nun en eski camiierindendir. M.S.639 yılında islam orduları Diyarbakır’ı fethedince Mar-Toma Kilisesi’nin camiiye çevrilmesiyle kurulmuştur. islam aleminde 5. Haremşerif olarak tanınmaktadır. Duvarlarında birçok uygarlığın kitabesi bulunmaktadır.
Safa Camii: Palu (Parlı) Camii ismi de verilen yapı 1532 yı*lında yapılmış bir Akkoyunlu eseridir. Çini ve motiflerle süslen*miş çok zarif olan minaresinin son zamanlara kadar kılıfla muhafaza edildiği söylenmektedir. Batısında büyük Hekim Muslihiddin-i Lari’nin mezarı vardır.
Beharampaşa Camii: 1572 yılında DiYARBAKıR Valisi Behram Paşa tarafından yaptırılmış Osmanlı eseridir. Giriş kapısının üstündeki sağ ve sol sahanların ters düzeninin bugünkü in*şaatlarda kullanılan modern sıkıştırma usulünün günümüzden 400 sene önce taş inşaatına tatbiki suretiyle yapılması fen adamları*nın dikkatini çekmekte ve takdirini kazanmaktadır.
Hazreti Süleyman Camii: Camii’nin diğer adları da Na*sıriye Kale Camii’dir. 1155-1169 yılları arasında Nisanoğlu Ebul*Kasım tarafından yaptırılmıştır. Camiinin bitişiğindeki Halid Bin Velid’in oğlu Süleyman ile DiYARBAKıR’ın Arap’lar tarafından alın*ması sırasında şehit düşen diğer sahabeler yatmaktadır. Camii Selçuklu tarzında, mimarisi ise Arap usulüdur.
Nebii Camii: Akkoyunlu eseri olup, 15. Yüzyıldan kalma taşla örtülü tek kubbeli bir camiidir. Minaresinde Peygamber Efendi*mizden (Kaalen Nebiye) diye bahseden kitabelerin çokluğundan dolayı Nebi veya Peygamber Camii denildiği sanılmaktadır. 1530 yılında Hacı Hüseyin adlı bir kasap tarafından yaptırılan minare*si 1960 yılında Vakıflar Genel Müdürlüğü’nce yeri değiştirilerek onarılmıştır.
Fatihpaşa Camii: Kurşunlu Camii’de denilmektedir. 1516-1520 yılları arasında şehrin ilk Osmanlı valisi DiYARBAKıR’lı Bıyıklı Mehmet Paşa tarafından yaptırılmıştır. ilk Osmanlı eseri*dir. Duvarlı çok güzelOsmanlı çinileri ile kaplıdır. Mihrabı ve min*beri görkemli bir sanat yapıtı olan camii’nin ayrıntıları Selçuklu tarzındadır. Cumhuriyet devrinde onarılan camii’nin yanında birde türbe vardır.
Hüsrevpaşa Camii: Osmanlı devri DiYARBAKıR Valile*rinin ikincisi olan Hüsrevpaşa tarafından 1512-1528 tarihleri ara*sında yaptırılmıştır. Bina önce Üsreviye Medresesi adı ile yaptırılmıştır. Kesme taştan yaptırılmış olan minaresi Selçuklu tar*zında olup, sarkıtlarla süslüdür.
Melek Ahmet Camii: Melek Ahmet Paşa tarafından 16. Yüzyılda yaptırılmıştır. Tümü çiniden yapılmış mihrabı çok ilgi çe*kicidir. Minaresine yarıya kadar birbirini görmeyen iki merdiven*le çıkılır, yarıda bu iki merdiven birleşir. Kaidesinin süslemeciliği oldukça inceliklidir. Çini mozaiklerle süslü kabartmalar ince ve ustalıkiı bir beğeni örneğidir.
İskender paşa Camii: Vali iskender Paşa tarafından 1551 yılında yaptırılmıştır. Önünde şadırvanı, doğusunda türbesi var*dır. Kara ve beyaz taşlarla süslü olan camii güzel bir Osmanlıeseridir.
Dört Ayaklı Minare: Akkoyunlu Kasım Han tarafından yaptırılan Şeyh mutahhar Ca*mii’sinin dört ayaklı minaresi yekpare dört sütun üzerinde inşaa ettirilmiş ilginç anıtlardandır. Minarenin sütunları altından yedi defa geçenin her dileğinin yerine geldiğine inanılır.
Mesudiye Medresesi: Ulu Camii’nin kuzeyinde ve cami*i’ye bitişiktir. 1198 yılında Artuklu Melikül Mesut Kutbudin Ebu Muzaffer Sokman zamanında inşaasına başlandığı üzerindeki ki*tabeden anlaşılmaktadır. Motif ve kitabeleriyle çok değerli bir sanat eseri olan medresenin avlusundçıki mihrabın iki yanına ustaca yer*leştirilmiş döner taş sutünlar binanın herhangi bir yerinde mey*dana gelecek çökmeyi veya kaymayı tespit için konulmuştur. Bina kesme taştan iki katlı olarak yapılmıştır. Mesudiye medresesi içinde öğrenim yapılan Anadolu’nun ilk üniversitesidir.
Zinciriye Medresesi: Sincariye Medresesi’de denilir. Bina 1198 yılında yapılmış olup, mimarının adı isa Ebu Dirhem’dir.
Meryemana Kilisesi: 3. Yüzyıldan kalmadır. Zamanla bir*çok onarım görmüş olup, Bizans devrinden kalma mihrabı, Ro*ma biçimi kapısı ilginçtir. Kilisede bazı azizlerin türbesi bulunmaktadır. Şehrimizin en güzel Süryani Kadim Yakubi mez*hebi kilisesidir. Diğer bir kilisede Keldani Kilisesidir.